Sebepsiz Zenginleşme Nedir? Davası Hangi Durumlarda Açılabilir?

Sebepsiz Zenginleşme Nedir ?

Bir kişinin geçerli bir neden olmadan, başkasının mal varlığını ya da emeğini kullanarak zenginleşmesi durumudur. Sebepsiz zenginleşme hususu, mal, para ya da emek sahibinin iradesi dışında ortaya çıkar. Bu durum Borçlar Kanunu’nun 77. Maddesi’nden başlayarak 82. maddesine kadar düzenlenmiştir.

Sebepsiz zenginleşme konusu, başlıktan da anlaşılacağı üzere bir kişinin sebepsiz yere zenginleşmesi ve buna bağlı olarak bir kişinin mal, para ya da emeğinde azalma olması durumunda ortaya çıkar.

Bir kişinin mal varlığında ortaya çıkan sebepsiz zenginleşme, bir başkası zararına yeniden ortaya çıksa bile her ihtimalde iade borcunu ortaya çıkarmaz. İade borcunun ortaya çıkabilmesi için, kişinin mal varlığındaki artışın haklı bir nedene dayanmaması gerekir. Borçlar Kanunu’nun 77. maddesi’nin 1. fıkrasında geçerli olmayan, 2. fıkrasında gerçekleşmemiş, 3. fıkrasında ise sona ermiş bir nedene dayanmasına mukabil olarak iade yükümlülüğünün ortaya çıkacağı açıklanmıştır.

Buradan da anlaşılacağı üzere sebebsiz zenginleşmeye neden, zengileşen kişi ile fakirleşen kişi arasında hukuki anlamda bir illiyet bağının bulunması yani bir nedenin olması gerekmektedir.

Borçlanmamış Edimin İfası

Borçlar Kanunu’nun 78. maddesinde maddi anlamda zarara uğrayan kişi bu durumun telafisini yalnızca, kendisini borçlu zannetmek suretiyle yerine getirdiğini ispat edebilirse burada zararın iadesi talep edilebilecektir. Bu husus Borçlar Kanunu’nun 78. maddesi’nin 1. fıkrasında borcun ifası amacıyla ödeme yapılması durumunda, 2. fıkrasında ödenmesi gereken bir borcun mevcut olmaması durumunda ve 3. fıkrasında ise ödeme yapan kişinin hata sonucu kendisini borçlu zannetmesi durumunda iade yükümlülüğü ortaya çıkabilmektedir.

Zamanaşımına uğramış bir borcun geri talep edilemeyeceği Borçlar Kanunu’nda açıkça belirtilmiştir. Yine belirtildiği üzere borç olmadan yapılan ödemenin ifası da Borçlar Kanunu’nun diğer maddelerinde açıklanmıştır. Ayrıca sebepsiz zenginleşmenin kapsamı zenginleşen kişinin iyi niyetli ya da kötü niyetli olmasına göre farklılık da göstermektedir.

Geri Verme Yükümlülüğü

Borçlar Kanunu’nun 79. maddesine göre maddi anlamda zarar uğrayan kişi, haksız bir nedenle zarar uğradığını ispat ettikten sonra sebepsiz zenginleşen kişi tarafından alacağının ifasını isteyebilir. Fakat zenginleşen kişi kötü niyetli olarak maddi varlığı elinden çıkarmışsa ya da aldıklarını elden çıkarırken bu maddiyatı ilerde geri vereceğini ön görüyorsa, mağdur kişiye zenginleşmenin tamamını vermek zorundadır.

Borçlar Kanunu’nun 80. maddesinde sebepsiz zenginleşmenin götürmüş olduğu maddiyatlardan hangilerinin talep edilebileceği de düzenlenmiştir. Buna göre ; yukarıdaki paragraflarda da belirttiğimiz üzere bu durum, zenginleşen kişinin iyi ya da kötü niyetli olmasına göre farklılık göstermektedir. Eğer zenginleşen kişi iyi niyetli ise yaptığı zorunlu ve yararlı giderleri talep edebilir. Fakat zenginleşen kişinin kötü niyetli olması durumunda ise, mağdur kişinin zorunlu ve yararlı giderlerinin geri verme zamanından dava sürecine dek değer artışının ödenmesi de talep edilebilir.

Bu noktada Borçlar Hukuku alanında uzman ve deneyimli bir avukattan yardım almak yararlı olabilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir